
Küçük İbrahim, Hz. Musa'nın hayatını merak eder ve annesinden dinler. Kızıldeniz'in ikiye ayrılma mucizesi onu çok etkiler. İbrahim, bu hikayeden cesaret ve inanç dersi çıkarır.
Denizdeki Mucize: Hz. Musa
Denizdeki Mucize: Hz. Musa
Story Summary
İbrahim, kahverengi saçları ve tatlı gülümsemesiyle dünyayı keşfetmeyi seven küçük bir çocuktu. Bir gün annesiyle otururken, annesine bir soru sordu. 'Anne, peygamberler ne yapar?' diye merakla sordu. Annesi gülümsedi ve 'Peygamberler, Allah'ın mesajlarını insanlara getiren çok özel kişilerdir' dedi.
Annesi, İbrahim'e Hz. Musa'nın hayatını anlatmaya başladı. 'Hz. Musa, çok zor zamanlarda yaşayan bir peygamberdi' dedi. 'O zamanlar, Firavun adında kötü bir kral vardı.' İbrahim dikkatle dinliyordu. Annesi devam etti: 'Firavun, Hz. Musa'nın halkına çok kötü davranıyordu.'
'Allah, Hz. Musa'ya bir görev verdi' dedi annesi. 'Hz. Musa, Firavun'dan halkını serbest bırakmasını isteyecekti.' Genç İbrahim'in gözleri büyüdü. 'Peki sonra ne oldu?' diye sordu sabırsızlıkla. Annesi, 'Hz. Musa, Firavun'un karşısına çıktı ve halkını serbest bırakmasını istedi' dedi.
Firavun, Hz. Musa'yı dinlemedi ve çok kızdı. 'Bu halkı asla serbest bırakmayacağım!' diye bağırdı. Hz. Musa, Allah'tan yardım istedi. Allah, Hz. Musa'ya asasını denize vurmasını söyledi. Hz. Musa, asasını denize vurdu.
Birdenbire, büyük bir mucize oldu! Deniz ortadan ikiye ayrıldı! Kocaman su duvarları oluştu. Hz. Musa ve halkı, denizin ortasındaki kuru yoldan geçmeye başladılar. İbrahim şaşkınlıkla annesine baktı. 'Anne, bu inanılmaz!' dedi.
Firavun ve ordusu, Hz. Musa ve halkını takip etmeye karar verdiler. Onlar da denizin ortasındaki yola girdiler. Ama tam ortasına geldiklerinde, Allah'ın emriyle deniz tekrar kapandı! Firavun ve ordusu sular altında kaldı.
İbrahim, annesinin anlattığı bu mucizevi hikayeye hayran kaldı. 'Anne, Hz. Musa çok cesurmuş!' dedi. Annesi başını salladı. 'Evet İbrahim'ciğim, Hz. Musa, Allah'a çok inanıyordu ve O'na güveniyordu' dedi.
'Bu hikaye bize ne öğretiyor anne?' diye sordu İbrahim. Annesi gülümsedi. 'Bu hikaye bize, Allah'a inanmanın ve O'na güvenmenin önemini öğretiyor. Zor zamanlarda bile Allah'ın bize yardım edeceğine inanmalıyız' dedi.
İbrahim düşündü. Hz. Musa gibi cesur olmak istiyordu. O da Allah'a güvenmeliydi. Annesi, İbrahim'in elini tuttu. 'Sen de her zaman Allah'a güvenebilirsin İbrahim. O seni asla yalnız bırakmaz' dedi.
O günden sonra İbrahim, her zaman Hz. Musa'nın hikayesini hatırladı. Zor bir durumla karşılaştığında, Hz. Musa'nın cesaretini düşündü. Ve Allah'a dua etti. Allah'ın kendisine yardım edeceğine inandı.
İbrahim, büyüdükçe daha da cesur ve inançlı bir çocuk oldu. Her zaman doğru olanı yapmaya çalıştı. Başkalarına yardım etti. Çünkü Allah'ın her zaman onun yanında olduğunu biliyordu. Hz. Musa'nın hikayesi, İbrahim'in hayatına ışık tutmuştu.
Ve böylece, küçük İbrahim, Hz. Musa'nın hayatından aldığı derslerle büyüdü. O, her zaman inançlı, cesur ve yardımsever bir insan oldu. Çünkü o, denizin ortadan ikiye ayrılmasının mucizesini hiç unutmadı. Ve Allah'a olan inancını asla kaybetmedi.

Denizdeki Mucize: Hz. Musa











